Otomatik Sulama Sistemleri

Otomatik Sulama Sistemleri – Damlama Sulama Sistemleri

Nisan 2010 iin arsiv

Damlama Sulama Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Yazan: admin Tarih: Nis 6th, 2010 | Kategori:: Otomatik Sulama

Damla sulama sisteminde tüm boru ve damlatıcıların siyah renkte olmaları istenir. Böylece güneş ışığının alg üremesine olan olumlu etkisi önlenir. Su akış yollarında yosun oluşumu da engellenmiş olur. Laterallar, uzunlukların boyunca damlatıcı debi farklılıklarını kabul edilebilir düzeyde tutmak için planlanırlar.
Damla sulama sisteminde verimin yüksek olmasının temel sebebi, gübrenin sulama suyu ile birlikte uygulanmasından kaynaklanmaktadır.
Sulama suyunun fazla miktarda bir defada verilmesi yerine, sık aralıklarla düşük miktarlarda verilmesi toprak nem tansiyonunun tarla kapasitesi sınırları içerisinde tutulması açısından büyük önem taşımaktadır.

Damla Sulama Borularının Temizliği ve Kontrolü
Damla sulama sisteminde, sistemdeki borularda bulunan damlatıcılar dikkat edilmediği durumlarda tıkanmaktadır. Zaten damla sulama sisteminin en büyük sorunu da, boruların içine gecik şekilde bulunan damlatıcıların tıkanmasından kaynaklanmaktadır. Bu sorun kullanılan sulama suyunun kalitesinin düşük olmasından kaynaklanır. Özellikle tuzlu suların, sulama suyu olarak kullanıldığı bölgelerde, filtre ünitesi kullanılmadığı taktirde damlatıcılar tıkanmaktadır.
Damla sulama borularını temizlemek ve bitki besin maddesi gereksinimini karşılamak amacıyla, sulama sezonu boyunca fosforik asit ya da nitrik asit uygulaması yapılması en uygun yöntemdir. Uygulama, sulama sezonu boyunca 17–20 günde bir, dekara 1 litre gelecek şekilde yapılmalıdır. Sisteme asit verilmeden önce, çalışma basıncına ulaşılıncaya kadar temiz su verilmesine dikkat edilmelidir. Daha sonra yarım saat süreyle asit verilir ve ardından borularda asitli su kalmaması için yeterli miktarda temiz su kullanılır. Ayrıca boruların içerisine dikkat edilmediği durumlarda pislikler karışmaktadır. Bu pislikleri temizlemek için de boruların sonları açılarak, temiz su gelinceye kadar su verilmesi işlemi uygulanmaktadır.

Böcek ve Kemirgen Zararlılarına Karşı Alınabilecek Tedbirler

Sulama sezonu boyunca damla sulama borularında olabilecek böcek zararlarına karşı böcek ilacı uygulaması yapılmalıdır. Böcek zararlarına karşı özellikle sulamanın gerekmediği zamanlarda dikkatli olunmalıdır. Böcek zararları daha çok boruların uzun süre kullanılmadığı zamanlarda artmaktadır. Ayrıca boruların kullanıldığı zamanlarda da kuş, karga, köpek gibi hayvanlar damlatıcıların bulunduğu yerleri zedelemektedirler.
Sezon bitiminde boruların tarladan kaldırılırken mekanik zararlar oluşmaması bakımından; çok ufak çaplı makaralara sarılmamalarına dikkat edilmelidir. Toplanan makaralar kaldırıldıkları depolarda, fare gibi kemirgen hayvanların zarar vermelerine karşı da korunmalıdır.

Damla Sulama Borularında Aranan Özellikler

1.Damla sulama boruları tabiat şartlarına özellikle de güneşe (ültraviyole ışınlarına) karşı korunmuş olmalıdır. Aksi halde boruda dağılmalar oluşabilmektedir.
2.Damlatıcı (dripper) ile PE boru uygun şekilde birleşmiş olmalıdır.
3.PE boruların et kalınlığı homojen, iç ve dış yüzeyleri pürüzsüz ve parlak olmalıdır.
4.Damlatıcı debileri imalatçı tarafından verilen basınç-debi-boru uzatma mesafeleri değerlerini sağlamalıdır. Aksi halde projelendirme ile uygulama arasında ciddi anlamda problemler ortaya çıkabilir. Tarla şartlarında ölçekli bir kapla ölçüm yapılarak bu test edilebilir.
5.Damla sulama boruları imalatçısı tarafından ömür (yaşlandırma) testleri yapıldıktan sonra piyasaya verilmelidir. Bunun için uygun PE hammaddesi, uygun karışımla kullanılmalıdır
6.PE yuvarlak borunun çekme-kırılma-aşınma vb. olaylara karşı dayanıklı olması gerekmektedir. Bu basit olarak şu şekilde test edilebilir. Boru iki ucundan tutularak kuvvet uygulanır. Eğer kopma oluyorsa boru için yeterli elastikiyeti yoktur denilebilir. İyi bir PE boru için %100 uzama test edilebilir. Arazi şartlarında borularda çatlama-kırılma olmaması gerekmektedir. Yeni bir boruda bu şöyle test edilebilir: Aynı noktadan defalarca (100 defa olabilir) bükülüp açıldığı halde kırılma-çatlama yapmayan boru uygun borudur. Aynı test boru yüzeyi aşınması için de fikir verir.

Bitkinin Adı ( ml )
Narenciye
Elma
Kavun
Karpuz
Domates
Biber
Salatalık
Patates
Şeker Pancarı
Mısır
Bağ
FasulyeAntep Fıstığı 8,24
8,8
5,5
5,5
6,5
5,75
5
6,5
7,25
7
6,5
4,759,3

Su İhtiyacının Belirlenmesi

Bir bahçe musluğunun besleyebileceği damlatıcı sayısı; 16 mm çaplı boruların 2 lt olanından 300 adet, 4 lt olanından 180 adettir.
Bitkinin sulama suyu istekleri, bitki çeşidine, bitki yetiştirdiği bölgeye, gelişme mevsiminin uzunluğuna, ortalama sıcaklık derecesine, yağış ve hava nemine göre değişmektedir.
Bu nedenle çeşitli bitkilerin değişik iklim yörelerindeki su tüketimlerinin bilinmesi sulama sisteminin planlanması, projelendirilmesi ve işletme aşamalarındaki su ekonomisi yönünden önem taşır.
Bitkilerin suya ihtiyaçlarının olup olmadığını tespit etmede en pratik yolun bitki kök ve saçak ortamından toprak örneklerinin alınmasıdır. Alınan bu örnekle, bir elin parmak ve avucu arasında sıkıştırıldığında ortaya çıkan sonuç sulama zamanının gelip gelmediğine karar vermede bir kriter olarak alınır. Alınan örneklerin aşırı nemli (sıkıştırıldığında avuçta su bırakması veya çamurlu kanaatinin oluşturulması) olduğunun tespiti halinde sulama mutlaka ertelenmeli sıkıştırma işlemi sonunda hiçbir yaşlılık görülmemesi halinde veya sıkıştırılan toprağın aynı zamanda baş parmak ile hafif şiddette dokunulması halinde çatlama ve dağılması söz konusu ise, sulama için geç kalınmış olduğunu göstermektedir.
Her toprağın su tutma kapasitesi farklıdır. Toprakların su tutma kapasitesi toprak bünyesine göre değişmektedir. Toprakların su tutma kapasitesi hem sulama zamanını hem de sulama suyu miktarını etkilemektedir.
Ülkemizde en yaygın olarak kullanılan yöntem gözlemle belirleme ile tansiyometreler ve nemölçerlerdir. Bu yöntemler kullanılırken göz önünde tutulması gereken en önemli husus toprakların su tutma kapasitelerinin farklı olduğu gerçeğidir. Kumlu topraklar killi topraklara göre daha az su tutar. Bundan dolayı bu topraklar daha sık sulanır ve her sulamada daha az miktarda sulama suyu uygulanır. Killi toprakların su tutma kapasiteleri yüksek ve su alma hızları düşük olduğu için daha uzun aralıklarla sulama yapılır ve her sulamada daha fazla sulama suyu uygulanır.


Damlama Sulama Planlama ve Boru Hesabı

Yazan: admin Tarih: Nis 6th, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

Damla sulama sistemi planlanmadan önce birtakım hazırlıklar yapılmalı ve nasıl bir planlama yapılabileceği hususunda fikir edinilmelidir. Bu amaçla şu noktalar dikkate alınmalıdır.

a. Arazinin Durumu: Damla sulama sistemi planlanmadan önce arazinin boyutları, eğimi, toprak yapısı gibi hususlar bilinmelidir. Arazi boyutları uygun ana boru ve damlatıcıların yerleştirilmesinde çok önemli bir kriterdir. Arazi eğilimine gelince, damla sulama sistemleri her ne kadar kapalı bir sistem olup basınçla çalışsalar da belirli eğimin üzerindeki arazilerde bazı önlemler alınmadan uygulanamazlar. Örneğin; eğim %10’un üzerinde ise arazinin üst kotu ile alt kotu arasında 1 atm’lik bir basınç farkı oluşur.%20 ise bu 2 atm.’e çıkar ve eğer arazi tek ana boru ile sulanıyorsa üst kısımda basınç 1 atm iken alt kısımda 3 atm olacağından buralardaki damlatıcılarda su damlama yerine basınçla fışkıracak ve damlama sistemi özelliğini kaybedecektir. Damlama sistemlerindeki basıncın 0,5–1,5 atm arasında olması gerektiği düşünüldüğünde tek ana boru ile %10’dan fazla eğimli arazilerde sistem kurulmamalıdır. Bu sorun ya yüksek basınç altında çalışan özel damlatma boruları aracı ile ya da basınç azaltıcı vanalar kullanmak sureti ile çözülebilir. Öte yandan eğimli arazilerde damlatma boruları kesinlikle eğime dik olarak yani eş yükselti eğrilerine paralel olarak yerleştirilmelidir. Böylece ilk damlatma başlığı ile son damlatma başlığı arasında basınçtan kaynaklanan debi farkı önlenmiş olur.

Sistemin yapılacağı arazinin toprak yapısının bilinmesi de çok önemlidir. Çünkü birim zamanda sabit debili bir damlatıcıdan alınan suyun bitki kök bölgesine ulaşma süresi tamamen toprak yapısına bağlıdır. Bu minimum sulama zamanın bilinmesi açısından önemli bir ölçüttür.

b. Dikilecek Bitki Türü: Damlama sulama sistemlerin planlanmasında dikilecek bitki türünün, bitki boyu ve taç iz düşüm alanın bilinmesi gerekir. Tamamen bu bilgiler ışığında kullanılacak boru miktarı, seçilecek damlatıcı aralığı, seçilecek damlatma hat uzunlukları belirlenebilir.

c. Dikim Aralık ve Mesafesi: Dikilecek bitkinin dikim aralık ve mesafesinin bilinmesi kullanılacak boru kalınlığı, damlatıcı aralığı ve hat uzunluğunun belirlenmesi ve toplam kullanılacak boru miktarının hesaplanmasında gereklidir.

d. Su Kaynağının Durumu ve Uzaklığı: Damla sulama sistemi kurulmadan önce kullanılacak suyun kuyu suyumu, açık kanal suyumu, yoksa durgun havuz veya gölet suyumu olduğu bilinmeli ve su kaynağının yeterli debide olduğundan emin olunmalıdır. Su kaynağının araziye göre konumu önemlidir. Eğer su kaynağı araziden daha aşağıda ise kullanılacak motor gücü daha fazla, yukarıda ise daha az olacaktır. Öte yandan su kaynağının araziye uzaklığı da kullanılacak ana taşıyıcı boru uzunluğunun hesaplanması açısından önemlidir.

e. Su Kalitesi: Damla sulamada kullanılacak su fazla tuzlu olmamalıdır. Tuzlu sular damla sulama sisteminde kullanılıyorlarsa bitki yakınlarında tuz birikimine neden olur ve arazide tuzlulaşma tehlikesi ortaya çıkar. Öte yandan fazla yosunlu, siltli sular çok iyi filtre edilmedikçe damla sulama sisteminde kullanılmamalıdır. Sulama amaçlı kullanılan sulamalarda az veya çok kireç bulunur ve zamanla damlatma deliklerini tıkayabilir. Bu nedenle sulama yapılırken suyun kireç içeriği oranında asit katılarak tıkanma önlenmelidir.

f. Kullanılacak Malzemelerin Teknik Özellikleri: Günümüzde en fazla nokta kaynaklı damlatıcılar kullanılarak damlatma boruları yapılmaktadır. Üretilen damlatıcıların sabit basınçta saatteki damlatma kapasiteleri bellidir ve satıcıdan öğrenilmelidir. Piyasada genellikle 2-4 litre/saatlik damlama kapasitesine sahip damlatma boruları bulunmaktadır. Hat uzunlukları ve damlatıcı sayıları belirlenirken boru çapı ve damlatıcıların damlatma kapasiteleri dikkate alınmalıdır. Ayrıca kullanılacak ana boru toprak yüzeyinde kalacaksa mutlaka UV ışınlarının zararlı etkilerinden etkilenmeyecek malzemelerden yapılmış olmalıdır.
Bunun yanında kullanılacak filtrelerinin filtrasyon kapasitesi ve ana boruları taşıyabileceği maksimum debide bilinmelidir.

g. Ekonomik Şartlar: Damla sulama sistemi ülkemiz gelir düzeyi dikkate alındığında dekara maliyeti oldukça yüksek bir sistemdir. Sistem kurulmadan önce maliyeti net olarak belirlenmeli ve daha sonra proje uygulanmaya konulmalıdır.


Sulama ve Bahçe

Yazan: admin Tarih: Nis 5th, 2010 | Kategori:: Haberler

BAHÇE

Bir bahçe kurma bir çoğumuzun değişmez rüyasıdır. bahçenin dünyamıza sulh ve huzur getirdiği bir gerçektir. ne varki başlangıçta acemilikten kaynaklanan hatalar bizi düşündüğümüzden çok daha fazla yorar. bu yorgunluğun sonucunda duyacağımız yılgınlık duygusu bizi çok büyük bir doyumdan uzaklaştırabilir: bahçeden.

Oysa bahçe kurma düşündüğümüz ve korktuğumuz gibi çok fazla yorucu değildir, yeterki bazı ana kuralları en başta uygulayalım ve işe nereden koyulacağımızı bilelim. katı kuralları peş peşe sıralamak gibi bir amacımız yok, ilk önerimiz çevrenize dikkatle bakmanız ve detaylı bir şekilde incelemeniz bahçe çalışmalarının başarısı en önce sabırdan geçer. başlangıç için en değerli ve en kusursuz ipuçları bulunduğunuz bölgenin bitki örtüsüdür. bulunduğunuz bölegenin genel ve mevsimsel iklim ve toprağını iyi tanımak, başarınızın ve onun ardından gelecek olan mutluluğunuzun ilk koşulu olacaktır. hiç bir zaman gelişi güzel bitki satın alıp bahçeyi dodurmayın.manzarayı, rüzgarı,komşuları ve bahçenin eğimini göz önünde bulundurun. eğer zamanınız yoksa bir pejzaj mimarına danışmanızda yarar var.

Küçük bir bahçe oluştururken dikkat edilmesi gereken noktalar

•Bir çok bahçe ünitesini bir arada kullanmak: örneğin çardak,sebze bahmesi, çeşme, meyve bahçesi, çim alanlar, heykel, vs.
•Gereginden fazla geçit yaparak parselleri küçültmemek!
•Bitki tarhlarını belirledikten sonra alanın tamamını kaplayacak bir şekilde düzenlememek!
•Çiçek renklerinin uyumuna özen göstermek!
•Çiçek tarhlarında bitki seçimini yaparken bitkilerin olgunluk dönemlerinde uşlaşcakları boy ve yogunlugu araştırmak!
Bahçe duvarları yada bölmeleri

Duvarlar düz bir alanda hareket yaratmak için ideal göz aldatma üniteleridir. Eğik bir alanda da toprağın kaymasını engellediği gibi bitkilerinde yayılmasını sağlar.bahçe duvarı oluşturmak bir uzmanın işidir. köylerimizde sıkca gördüğümüz arasına sıva koymadan yapılmış olan adına ”kuru duvar” denen taş duvar tipi görünüşü çok güzel ama dış etkenlere karşı savunmasızdır. bu malzemelerin seçiminde; bulunduğunuz yöre ve evinizin tipi çok önemlidir (kent evi, köy evi, vs). taş, tuğla, ahşap, örgü teller, beton sütünlar gibi.

Bahçe merdivenleri

Özellikle eğimli bahçelerde merdivenler işlevlerinin yanı sıraher iki yada ekilecek bitki türleriyle bahçeye özel bir zenginlik katar. bir bahçenin eğimi %10′u geçiyorsa merdiven yapmak gereklidir. bir bahçe merdiveni gizli olmalı, göze batmamalı bitkilerle kaynaşmalıdır. dik bir alanda merdivenlerin uzunlamasına inmesine gerek yok, tam tersikıvrılarak inmesi araziyi hem geniş gösterir hemde ona yumuşak bir eğim kazandırır. merdivenler çok basit malzemelerden kaba taşlar, inşaat artıkları kalaslar, yada destekle tutturulmuş mıcırlardan veya değişik taş çeşitlerinden yapılabilir. kullanılacak malzemeden çok merdivenin oranları çok önemlidir, yüksek basamaklar çok yorucu olabilir. merdiven şekli ve malzemede aynı duvar konusunda olduğu gibi yöre, evin biçimi ve malzeme göz önünde bulundurulur.

Bahçe çitleri

Bir bahçenin en önemli unsuru olan çitlere nedense fazla önem vermeyiz. oysa bahçenin genel estetiğinde önemli bir yer kaplar. çitlerde diğer bahçe üniteleri gibi bulundukları bölge, bahçenin genel yapısı ve içinde bulunan ev yada evlerle uyum oluşturmalı. küçğk bahçelere çözüm getirmek daha kolaydır. büyük evlere gelince ev sahibinin ekonomik gücüyle doğru orantılı olarak çitleri oluşturmak olası. ayrıca rüzgar kesici niteliği olan ağaçlar bitki çitleri yada sarmaşıklar kaba ama, emniyetli çitleri kısa bir süre sonra kaplayabilir. çitlerin yükseklikleride çok önemlidir. küçük bahçelerde çok yüksek çitler kısa bir süre sonra içinde oturanları boğar.

Bahçe aydınlatması

Bahçe’nin geceside var.eve ulaşma, yaz geceleri bahçede oturma, kış geceleri pencereden dışarıyı izlemek istediğimizde bazı bölümlerin aydınlatılması için doğru bir aydınlatma bahçenin kuruluş aşamasında gerçekleşmelidir. çok fazla ışıklandırma bahçeyi futbol alanına benzetir, az aydınlatmada bahçeden yararlanmayı azaltır. geçitler, merdivenlerin başlama ve bitme noktaları önemli ışıklandırma noktalarıdır. örneğin merdivenlerin tümünün aydınlatılması yerine bir kaç basamakda bir aydınlatma yeterlidir. gizli aydınlatma hem işlevsel, hemde estetik olacaktır. bahçenizde bulunan kimi ağaçların gizli aydınlatılması da geceleri bahçeye güzel bir görünüm verebilir.

İklim

Bahçenizi hangi iklim kuşağında kuruyorsunuz? kışları sert ve şiddetli geçen kara ikliminde mi? nem oranı yüksek deniz kenarlarındamı? ılıman geçen Akdeniz kuşağında mı? Yoksa gece ve gündüz sıcaklıkları farklılık gösteren ova ikliminde mi? bunun için evinizde bulunan bir atlastan yada çocuklarınızın coğraya kitabından ülkemizin hangi iklim kuşağında bulunduğuna bakın. uluslararası iklim kuşağı numaralandırmasına göre ülkemiz 6-10 kuşağında bulunuyor. 6 kışları en soğuk geçen yüksek yaylalar (erzurum yaylası gibi), 9 ise sıcak ve kurak akdeniz bölgesi mersin, fenike gibi. Ayrıca, her bölgenin, hatta her bahçenin kendine özgü mikroklima denen bir küçük iklimi vardır. örneğin aynı yerde bulunan deniz kenarındaki bahçeyle, denizden uzak yüksek yörede bulunan bahçe ısı farklılığı gösterecektir. birincisi akdeniz iklimi diğeride ılıman yayla iklimi özelliğini taşıyabilir. budurumu bahçeye de indirgemek olası, bahçenizinde bir mikrokliması var; bahçenizin bir bölümü güney doğuya bir diğeride kuzay batıya bakabilir. her ikisinede aynı bitkiyi ekerseniz birinden birinin sizi düş kırıklıgına uğratacağı gerçektir. bu örneği daha da genişletebiliriz: ışığı ve suyu çeken bir ağacın altına dikeceğimiz bitkileri kuru toprak ve gölge isteyen bitkilerden seçmeliyiz.

Toprak

Söze bahçıvanın altın kuralı ile başlayalım. nitelikli toprak= güzel bitki. iyi bir bahçıvan toprağını bitkilerinden üstün tutar; kendisine en iyisini sunması için onunla çalışır. ünlü bir bahçıvan: ”bahçenin ne olacağına toprağın karar verdiği gerçeği her zaman göz ardı edilir, geçerli olan ender bitkiler değil, onlardan en iyi ve güzel şekilde yararlanmaktır bu çok kez düşünüldüğünden daha fazla düş gücü gerektirebilir,” demiş. nitelikli toprak deyince hemen aklımıza bol funda toprağı içeren kara toprak gelmesin. bitki seçimini yapmadan önce toprağı iyice incelemek gerekir. kimi bitkiler killi (leylak, gül, mor salkım) kimileri asitli (kamelya,açelya) kimileri de kumlu toprağı sever (lale, anemone, vs) toprağımızı iyi tanırsak çok az hatayla bahçemizi kurma şansını elde ederiz. bu şekilde yap boz kuralına güler geçeriz. bitkileri yapılarına uygun olmayan toprağada dikebilirsiniz. işler yolunda gidiyor gibi görünsede zamanla onlardan gelişme beklemeyin. her bitki en önce iklimini daha sonrada toprağını ister. bahçeyi çevreleyen yörede bulunan ağaç, bodur ağaç ve otlar bu konuda bize fikir verebilir. toprağımızı iyi tanımakla ona getireceğimiz katkıları daha iyi saptamış oluruz. Katkı maddeleri birbirine benzesede toprağın gereksinimi olan humusla (geçirgenliği sağlar), verimini arttırmaya yarayan ilave besinleri birbirine karıştırmamak gerekir. birincisi bitkiler içinde büyüdüğü destek, ikinciside toprağın verimini arayan katkı maddeleridir. toprağımızı tanımanın iki yolu var birincisi analizini yaptırmak, diğeride yapısını elle incelemek. birinci yol daha bilimsel ikinci yol ise biraz deneysel.

Sulama

tüm canlılar gibi bitkilerinde büyük çoğunluğu sudan oluşmuştur. bazılarının hücrelerinde %90 oranında su vardır. bitkiler ışık ve suyla büyür. özellikle büyüme aşamasındaki bitkilerin daha çok su gereksinimi vardır. suyu emmeyi sağlayan bitki kökleri doğal bir pompa görevini görür. aldığı suyu terleme yoluyla yumuşak dokuları, gözenekleriyle ve yapraklarıyla dışarı atar. küçük bir örnek verelim: 20 metre boyunda bir ağaç senede 1000 ton su atar. günlük tüketimin boyutlarını görmek için ilginç bir ran değilmi? bitkilerin hepsi aynı oranda su istemez.bir çoklarının su kayıplarını engelleyen doğal bir koruma yöntemleri vardır. ayrıca ağaçların gövdelerinde bulunan kabuklar besisuyunu koruyan önemli surlardır. Bahçenizi kurarken en önemli ayrıntılardan biride iyi bir sulama sistemi kurmaktır.

Otomatik sulama

Otomatik sulama çok yeni bir sistem olduğundan bahçıvanlar tarafından henüz tanınmıyor. oysa başta biraz pahalıya gelecek bu sistem zaman içinde hem paradan hem zamandan büyük tasarruf sağlayacaktır. bir tatile çıktığınızda yada sorunlu olarak bir süre için teras yada bahçenizden uzak kaldığınız zaman dönüşte solmuş çiçekler, yada sararmış çimler görmek istemiyorsanız otomatik sulama sizin için ideal. bu yöntem uzman kişilerce bahçenin kuruluşu sırasında yapılırsa çok kolaylık sağlar. şu varki eski ve oluşumunu tamamlamış bir bahçede bu yötemden yararlanabilir. profosyonel ve uzman olarak otomatik sulama sistemi kuran bir firma olduğumuzu aklınızdan çıkartmayın! büyük bahçe aşıkları için otomatik sulamanın en güzel tarafı yaz aylarında gece belirli bir saatte siz uyurken bahçenin sulanması. ertesi sabah sulanmış çimler parıldayan çiçeklerle güne uyanmak hiçde fena sayılmaz.

Çim

Çim bahçelerin vazgeçilmez bitki örtüsüdür. yemyeşil, bakımlı, içinde yabani otları olmayan çim alanın seyrine diyecek yoktur doğrusu. ne varki bu nazlı güzel umduğumuzdan çok bakım ve zaman ister. herşeyden önce şunu bilmeliyizki biçilmeyen çim yoktur.tek zahmeti biçmek değildir çimin ama günlerin ne çabuk geçtiğini bahçenizde size çim gibi gösteren başka bir bitki yoktur. çim yapılacak alan iyi hazırlanır ve kuralları yerine getirilirse on sene kalabilir.

Çim ektikten sonra dikkat edilmesi gerekenler:

Çim büyümeden hatta güçlenmeden üstlerinde yürümemek. tohumların yerlerinden kaymaması için, suyun bir yerde toplanmaması, göllenme yapmamasını sağlamak, tohumlara çok meraklı olan kuşları kaçırtmak için ses çıkaran ve ürküten torbalar yada alüminyum plakalar asmak. çim alan çok büyük değilse ilk kesimi çim makası ile yapmak.

Çim bakımı

Yıllar boyu yemyeşil, güzel bir çime sahip olmanın kuralı ona iyi bakmaktır. sulamanın dışında gereken bakım için doğru ve nitelikli gereklere sahip olmalısınız. temizliği de çok önemlidir ne denli iyi bakılırsa bakılsın çim kuru yapraklar, solmuş çiçekler, vs gibi bitki atıklarıyla kirlenir. biçme işleminden sonra güzel bir tırmıkla çim atıklarını üst üste bir kaç kez temizlemeliyiz. arada bir özel temizleme gereci ile toprağını havalandırmalıyız. bu işlem mantar ve yosunun oluşmasını engeller. dipleri temiz çimler sağlıklı büyür ve yeşili çok parlak olur.

Biçme

Sıklığı mevsim koşullarına ve çimin cinsine göre değişen birincil bakım biçmedir. buğdaygiller ailesinin bir ferdi olan çim bütün hemcinsleri gibi ilk baharda ve sonbaharda çabuk büyür. bu nedenle bu aylarda daha sık budama isterler.yaz sıcagında ise daha seyrek budamak çimi sıcağa karşı korur. çiminizi her hafta budayabilirseniz bitkiyi zedelemeden kesmiş olursunuz.çimi boyunun üçde birinden fazla kesmeyin. bir süre ihmal ettiyseniz ve büyüme çok hızlı olduysa istenen boya gelmesi için bir kaç gün üst üste budayın. üstüne basılan ve yaşlanan çimin 4.5 cm, basılmayan süs amaçlı çimin boyunun da 3 cm olması gerekir. çim daima kuruyken kesilir. ağaç yada çiçek tarhlarının çimle kesiştiği kısımlar özel bir çim biçme gereci yada makasla yapılalıdır.

Çim sulama

Sıcaklık özellikle 20 derecenin üzerine çıktığında sulama şarttır. suyun köklere iyice işlemesi için mt2 ye 3-4 litre su gerekir. toprağa gömülü otomatik sulama sistemi çimi nemli tutar ve otomatik ayar istenilen en elverişli zamanda devreye girerek gerektiği kadar sular. yaz aylarında gece sulamaları çok yararlıdır. çimin güneşten yanmasını, mantarların oluşmasını bu şekilde engelleriz. ilkbahar ve sonbahar aylarında sabah erken sulama daha yararlıdır. boyu kısa bir çim daha seyrek sulamayla yetinebilir, tersi durumunda sulamayı sıklaştırmalıyız.

Çim’in verimini arttırmak

Kısa kesilmiş bir çim uzun olana göre daha çok gübre ister. azot(N) buğdaygillerin büyümesini çabuklaştırır ve darbelere (yürümek,oturmak,yatmak yada oyun gibi) karşı konulmasını sağlar. özellikle ilkbahar başında uygulanacak azot ağırlıklı bir gübre yıpranmış çimin çok çabuk toparlanmasını sağlar. bunun için 100 mt2 için ilk baharda ve sonbaharda iki kez 5 kg lik azot ağırlıklı çim gübresi yeterlidir. bu ürünü bizden temin edebilirsiniz.

Budama’nın önemi

Önlem almak tedaviden önce gelir; hastalıkların çoğu aşınmış bölgelerden içeriye açılan yaralardan oluşur. bu çok kez bitkinin ölümüyle sonuçlanır. kırılmış dallar, aşınmış ağaç gövdeleri iltihap kapmak için hazır bekler. aynı biz insanlarda olduğu gibi açık bir yara zamanla kangrene dönüşür ve hasta ihmal sonucu ölür yada sakat kalır. gözünüze çarpan bütün hasta dalları kısmın hemen üstündeki tomurcuk yanından çok ilerlemiş bir durumda ise gövdeyle birleştiği yerden kesin. kestiğiniz bölgeyi anında koruyucu macun, (ülkemizde aşı macunu denir) yoksa odun kömürü, hiç biri yoksa çamurla kapatın. bir ağaç yada bodur ağacı yakından izlediğimizde en çok çiçek alan bölgenin dış dalların ucu olduğunu görürüz. bunun nedeni bu bölgenin güneş ışığından daha fazla yararlanmasıdır. güneş ışığından yararlanmayan sıkışık orta bölümde bir çok mantar hastalığı oluşabilir. sağlıklı dış dallar yalnızca güzel çiçek vermekle kalmaz çelik almak için bitkinin hormon düzeyini en üst noktaya çıkarır; bu nedenle sağlıklı çelikler dış dallardan elde edilir. bir bitkinin taze saglam dallar edinmesiyle kocamış dalları kesebilir bu işlemlede söz konusu bitkiyi gençleştirebiliriz. bahçelerinizin uzak kısmında tek başına bırakılmış ağaçlar dört bir yandan gelişir ve güzel bir görünüme sahiptir. şu var ki yoğun bir guruplaşmada iyi şekillenmeleri gerekebilir.bu durumda budama devreye girmelidir; bu durum daha çok çit amaçlı düzenlemelerde ortaya çıkar. şekil verme işlemlerinde hemen sonuca gidileceği düşüncesi yanlıştır, bu işlem uzun sürede belli olur; ayrıca budama yanlış yapılmıssa sonuç düşünüldüğünden daha çok kötü sonuç verir. bir ağaç yada bodur ağaç dalları üzerinde beliren tomurcukları sayesinde büyür. beslenmeleri dallarından gelen besi suyu (usare) sayesinde olur.senellik budamanın dışında bütün kesme işleri dallardaki tomurcuklar göz önünde bulundurularak yapılır. ciddi budama da besi suyu 2-3 tomurcuk arasında kalır, oysa hafif budamalarda bu oran 6-7 tomurcuk arasınadır. bu nedenle ciddi budamalarda güçlü bir filiz çıkar diğerin de ise zayıf olur.

Çelikleme yöntemi

Çelikleme nedir? çelikleme anaç bitkiden bir bölüm alıp onu bağımsız bir bitki yada bitkiler haline getirmektir. bitki bu şekilde yaşamını sürdürmekle kalmayıp zamanla kendi belli başına bir bitki haline gelir.

Neden çelikleme yapılır? bir çok bitki tohum üretmez, yada tohumları bulunduğumuz bölgede olgunlaşmaz ve bu tohumlar çok kez anaç bitkiden farklılıklar gösterebilir. çok eski zamandan beri çelikleme bitkileri çoğaltmanın en doğru yöntemi olarak biliniyor. çeliklemeyle elde edilen genç fidanlar (bir kaç konu dışında) anaç bitkinin özelliklerini taşır.

Bahçenizin bir köşesini yararlı otlara ayırmayı unutmayın

Eskiden çayırlara çıkılıp toplanır ve kurutulur ve gerektiği zaman kullanılırdı. büyük kentlerde ot toplayacak çayır kalmadığı için bahçelerde oda yoksa saksılarda yetiştiriliyor. bir çoğu kokulu olan bu güzel doğal otların yemek ve salatalara kattığı tadın dışında sağlık içinde yararlı olduğunu hepimiz biliriz. gerçekte bütün ilaçların kökeni otlara dayanıyor ama sentetik ilaçların yaygınlaşmasıyla bu otlara duyulan ilgide azaldı. bir çok yararlı hastalıkların önleyicisi olarak bilinen bu yararlı otları hiç deilse bahçemizden eksik tutmayalım. kendi ellerinizle yetiştirdiğiniz hormonsuz bir maydonoz hem elinizin altında her dem hazır, hemde görüntüsü güzel hemde yararlı. bahçenizin bir köşesinde maydonoz, nane, kekik, adaçayı, fesleğen neden olmasın.


Damla Sulama Projeleri

Yazan: admin Tarih: Nis 4th, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

Damla sulama yönteminde temel ilke bitkide nem eksikliğinden kaynaklanan bir gerilim yaratmadan, her defasında az miktarda sulama suyunu basınçlı bir boru ve damlatıcılar yardımıyla sık aralıklarla yalnızca bitki köklerinin geliştiği ortama vermektir.

Damlama sulama sistemi projeleri, diğer yağmurlama sistemlerine göre farklı yapıdadır. Tipik bir damlama sulama sistemi şu ana üniteleri kapsar;

Su kaynağı

Pompa istasyonu

Ana kontrol merkezi

Su sağlama şebekesi

İkinci ana kontrol merkezi

Su dağıtım şebekesi (Ana ve ikinci borular)

Sulama boruları (Üzerlerine veya içine damlatıcılar monte edilmiş)

Bitkisel peyzaj alanlarında damlatıcı sistemlerin uygulanması, tüm alanda olduğu gibi yağmurlama sistemleri uygulaması için projelenmiş bir alanın gerekli bölümlerinde proje kapsamına alınabilir. Peyzaj alanlarında genellikle bu ikinci şık uygulanmaktadır.

proje alanının tümü damlama sulama sistemiyle sulanacaksa, yukarıda belirtilen ünitelerin damla sulama projede bir bütün olarak yer alması doğaldır.

Sulanacak alanın bazı parsellerinin damlama sulama ile tasarlanmış ise bu ünitelerin bir kısmı (su kaynağı, ana ve ikinci) borular her iki sistem için kullanılmış olacaktır. Her iki sistemde de su uygulamaları; boru şebekesi ve seçilmiş basınç yükseklikleri, belirli hızlarda boşaltım ve istenilen aralıkta yerleştirilmiş başlıklar aracılığı ile yapılır. Yalnız yerleştirme aralık ve uzaklığı, boşaltım hacmi, işletme basınç yüksekliği, su uygulama süresi ile sulama aralıkları farklılıklar gösterir.

Damlama sulama sistemleri projelendirilmesinde özel seçilmiş damlatıcı boşaltımı, yerleştirilmesi ve sulama aralığı kadar toprak yapısına ve bitkilere uyumlu olmasının önemi vardır. Aslında denemeler damlama sulama yağmurlama sistemlerinin bitkilere sağladığı yarar açısından daha etkili olduğunu göstermiştir.

Damlama Sulama projeleri Fiyatlandırılması yapılırken verilmesi gereken öncelikli bilgiler aşağıda verilmiştir ;

Sistemin kurulacağı alanın & arazinin & bahçenin ölçülendirilmiş vaziyet planı

Araziniz eğimli ise kotlar arasındaki farklar.

Kroki üzerinde bitkilerin çeşitlerinin ve yerlerinin belirtilmiş olması gerekmektedir.

Su kaynağınız hakkındaki bilgilerin verilmesi gerekmektedir.

Var ise pompanızın ve döşenmiş tesisatın giriş çıkış ölçüleri verilmelidir.


Sulama Projeleri

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Sulama


Damlama Sulama Sistemleri

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

DAMLA SULAMA YÖNTEMİ
Damla sulama yönteminde temel ilke, sık aralıkla ve her defasında az miktarda sulama suyu uygulamaktır. Yüksek toprak nemi düzeyinde sulamaya başlanır. Böylece, yetiştirilen bitkide, topraktaki nem eksikliğinden kaynaklanan bir gerilim yaratılmaz. Yalnızca, yeterli düzeyde bitki köklerinin gelişmesini sağlayacak ortama su verilir. Bu yöntemde genellikle, bitkinin günlük ya da birkaç günlük su gereksinimi karşılanır. Kaynaktan alman sulama suyu, bir kontrol biriminde, kum, sediment, yüzücü cisimler ve çok küçük parçacıklardan arındırılır. Gerektiğinde bitki besin elementleri sulama suyuna karıştırılır. Ayrıca, sistem debisi ve sistem basıncı denetlenir. Sulama suyu, basınçlı boru ağıyla bitki yakınma yerleştirilen damlatıcılara kadar iletilir. Düşük basınç altında ve düşük debide damlalar biçiminde toprak yüzeyine verilen su, buradan infıltrasyonla toprak içerisine girer, yerçekimi ve kapillar kuvvetlerin etkisi ile dağılır ve bitki kılcal köklerinin geliştiği toprak hacmi ıslatılır. Genellikle, bitki sıraları boyunca ıslak şerit elde edilir ve sıralar arasında ıslatılmayan kuru alan kalır. İyi bir tasarım ve uygulama ile derine sızma ya da yüzey akışı söz konusu olmaz. Böylece, mevcut su kaynağından etkin biçimde yararlanılır.

1.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN ÜSTÜNLÜKLERİ
Damla sulama yönteminin, diğer yüzey ve yağmurlama sulama yöntemlerine olan üstünlükleri aşağıdaki gibi sıralanabilir;
1) Damla sulama yönteminde, toprak yüzeyinden olan buharlaşma ve dolayısıyla bitki su tüketimi, tüm alanın ıslatıldığı sulama yöntemlerine oranla, genellikle daha düşük düzeydedir. Bunun nedeni, bitki sıraları arasında ıslatılmayan kuru alan kalması ve ıslatılan kesimin genellikle bitki tarafından gölgelenmesidir. Ayrıca, iyi bir tasarım ve işletmeyle sulanan alanın her tarafında eş sudağılımı sağlanır ve yüksek su uygulama randımanı elde edilir. Tüm bu etmenler, birim alan sulama suyu gereksiniminin düşük olmasına neden olur. Buna bağlı olarak, birim alan sistem debisi düşer ve özellikle kısıtlı su kaynağı koşullarında, daha geniş bir alan, bitki su gereksinimi tam karşılanacak biçimde, sulanabilir.

2) Damla sulama yönteminde, etkili bitki kök derinliğindeki kullanılabilir su tutma kapasitesinin daha az bir kısmı tüketildiğinde (genellikle % 30-40) sulamaya başlanır. Diğer bir anlatımla, kök bölgesinde yüksek toprak nemi varken sulama yapılır. Böylece bitki, topraktaki nem eksikliğinden kaynaklana bir gerilime girmez ve suyu fazla enerji harcamaksızın kolaylıkla alır. Bu da, daha iyi bir bitki gelişmesi sağlar ve genellikle daha yüksek miktar ve kalitede ürün elde edilir.
3) Damla sulama yönteminde, bitki besin elementleri sulama suyuna karıştırılarak verilir. Bu ise, bitkinin büyüme mevsimi boyunca gereksinim duyduğu makro ya da mikro besin elementlerinin istenen zaman ve miktarda uygulanması olanağım verir. Bu yolla, son derece etkin bir gübreleme yapılması sağlanır. Sonuçta, yine yüksek verim ve kalitede ürün elde edilir.
4) Damla sulama yönteminde, sulama suyu istenen zaman ve miktarda olmak üzere, İyi bir denetimle uygulanır. Sistemin işletilmesi son derece kolaydır ve sulama işçiliği masrafları en az düzeydedir.
5) Toprakta bulunan tuzlar, yerçekimi ve kapillar kuvvetlerin etkisi ile ıslatılan toprak hacminin çeperine doğru taşınır ve bitki kılcal köklerinin geliştiği ortam belirli oranda tuzdan arındırılır. Böylece, tuzlu toprak koşullarında, damla sulama yöntemi altında, toprak tuzluluğuna duyarlı bitkiler bile güvenle yetiştirilebilir.
6) Tuzlu sulama suyu koşullarında, her ne kadar toprak suyunda erimiş tuzların neden olduğu ozmotik basınç yüksek olsa da, büyüme mevsimi boyunca sürekli yüksek toprak nemi söz konusu olduğundan, suyun toprak taneleri tarafından tutulma gücü (matris tansiyonu) düşük düzeyde olur. Bu iki değerin toplamı olan toprak rutubet geriliminde bitki, suyu kökleri ile alabilir. Sonuçta, yüzey ve yağmurlama sulama yöntemlerinde uygulanamayacak kadar tuzlu olan sulama suyu, damla sulama yönteminde uygulanabilir.
7) Bitkilerin toprak üstü organları ıslatılmadığından bitki hastalıklarının yayılması önlenir, bunun yanında, yabancı ot gelişmesi ıslatılan alan ile sınırlı olduğundan, yabancı ot mücadelesi daha kolay yapılır.
8) Bitki sıraları arasındaki kuru alandan yararlanılarak, sulama sırasında bile, bazı tarım alet ve makinalart çalıştırılabilir ve ilaçlama, hasat, vb, tarımsal işlemler sürdürülebilir.
9) Yağmurlama sulama yönteminde olduğu gibi, damla sulama yöntemi de, yüzey sulama yöntemlerinin uygulanamadığı, yüksek eğimli, dalgalı, hafif bünyeli ya da yüzlek topraklarda güvenle uygulanabilir.
10) Yağmurlama sulama yöntemine oranla, damla sulama yönteminde, işletme basıncı daha düşük olduğu için, enerji masrafları daha az olur.
11) Damla sulama yönteminde, son derece düşük kapasiteli su kaynaklarından bile yararlanılabilir.
2.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN UYGULANMASINI KISITLAYAN ETMENLER VE ÇÖZÜM YOLLARI
Damla sulama yönteminin yukarıda sıralanan üstünlükleri yanında, uygulanmasını kısıtlayan bazı etmenler de söz konusudur. Bu etmenler ve bazılarına ilişkin çözüm yolları aşağıda sıralanmıştır.
1) Damlatıcıdaki su akış yolunun kesit alanı çok dar olduğu için, bu yöntemdeki en önemli sorun damlatıcıların tıkanmasıdır. Tıkanmaya, sulama suyu içerisinde bulunabilecek kum, sediment, yosun vb. cisimler ile kimyasal madde birikimi ve organik materyal oluşumu neden olmaktadır. Sorunun çözümü için, sulama suyu „ . sisteme verilmeden önce, kontrol biriminde bulunacak hidrosiklon (kum ayıracı), kum-çakıl filtre ve elek filtrede aşamalı olarak süzülür ve suyun içinde bulunabilecek tüm fiziksel maddelerden “. arındırılır. Damlatıcılardaki kimyasal madde birikimini ve organik materyal oluşumunu önlemek için, suyun olanaklar Ölçüsünde damlatıcı içindeki akış yolundan hızlı akışını sağlayacak basınçta sistemi çalıştırmak, ayrıca, sulama mevsimi boyunca birkaç kez, kontrol birimindeki gübre tankından yararlanarak, sisteme kireç çözücü seyreltik hidro-klorik ya da orto-fosforik asit vermek gerekir. Seyreltik asit uygulamasından sonra, lateral boru hatları sonundaki kör tapalar çıkarılarak, su bir süre dışarı akıtılır ve sistem yıkanır.
2) Damla yönteminde uygulanan sulama suyu, iyi kaliteli de olsa, bir miktar tuz içerir. Ayrıca, toprakta da tuz vardır. Yerçekimi ve kapilar kuvvetlerin etkisi ile su, ıslatılan toprak hacminin çeperine doğru hareket ettiğinden, bu tuzlar su ile birlikte ıslak hacmin çeperine
taşınır ve burada birikir. Bu yöresel tuz birikimi sorun yaratabileceğinden, kök bölgesinin altına yıkanması gerekebilir. Yıllık yağışın 300 mm’ nin üzerinde olduğu yörelerde, kış yağışları, söz konusu tuzları kök bölgesinin altına yıkadığından, genellikle sorun olmaz. Ancak, yıllık yağışın.düşük olduğu ya da tuzlu toprak ve düşük kaliteli sulama suyu koşullarında, toprakta biriken tuzlan yıkamak için, ek olarak, yıkama suyu vermek gerekebilir. Bu işlem çoğunlukla, işletmede bulundurulacak portatif bir yağmurlama sistemi ile sulama mevsimi dışında gerçekleştirilir.
3) Damla sulamada ilk tesis masrafları oldukça yüksektir. Bunun yanında, işletme basıncını sağlamak için pompa biriminin gerektiği koşullarda, sulama mevsimi boyunca sürekli enerji masrafları söz konusudur. Bu nedenle, tekniğine uygun olması koşuluyla, damla sulama sistemlerinin olanaklar ölçüsünde düşük maliyeti gerektirecek biçimde planlanması ve işletilmesi gerekir. Özellikle, sistemin planlanması, sistem unsurlarının boyutlandırılması ve işletme ilkelerinin ortaya konması işlemlerini, konuyu çok iyi bilen uzmanların yapması son derece önemlidir.

3.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN UYGULANACAĞI KOŞULLAR
Damla sulama yönteminin uygulanabileceği toprak, topografya, bitki ve su kaynağı özellikleri aşağıda açıklanmıştır.
3.1) Toprak ve topografya Özellikleri : Damla sulama yöntemi, kumlu topraklardan, killi topraklara kadar, her türlü toprak bünye sınıfında, taban suyu ya da geçirimsiz katmanın yakında olduğu yüzlek topraklarda, tuzlu topraklarda, bunların yanında, düşük ya da
yüksek eğimli arazide ve dalgalı topografyada uygulanabilir. Ancak, sulanacak arazinin topografık koşullarına uygun sistem tertibinin yapılması gerekir.
3.2) Bitki özellikleri : Damla sulama yöntemi genel olarak, hububat ile çayır ve mera bitkileri dışında, tüm tarla ve bahçe bitkilerinin
sulanmasında kullanılabilir. Ancak, yüksek sistem maliyeti nedeniyle, bazı tarla bitkilerinin damla yöntemiyle sulanması ekonomik olmayabilir. Yöntem özellikle, topraktaki nem eksikliğine duyarlı olan ve pazar değeri yüksek ürün elde edilen sebzeler, bağ, meyve ağaçları, örtü altında yetiştirilen bitkiler ve süs bitkileri için çok uygundur. Su kaynağının kısıtlı olduğu koşullarda, yüzey ya da yağmurlama yöntemlerine oranla, daha geniş alan sulanab i id iğinden, pamuk, mısır, patates gibi tarla bitkilerinin sulanmasında, damla yöntemi uygulanabilir.

3.3) Su kaynağı özellikleri : Damla sulama yönteminde, her türlü yer üstü ve yer altı su kaynaklarından, çok düşük kapasitede olsalar bile, yararlanılabilir. Önceki bölümlerde açıklandığı gibi, yüksek oranda tuz içeren düşük kaliteli sulama suyu, damla yönteminde kullanılabilir. Yalnız, yer üstü su kaynaklarından yararlanıldığında, suyun fazla miktarda sediment ve yüzücü cisim içermemesi ya da sediment havuzlarda çökeltildikten, yüzücü cisimler süzgeçlerle tutulduktan sonra kullanılması gerekmektedir.

4.) DAMLA SULAMA SİSTEMLERİ
Damla sulama sistemleri basınçlı olup, suyun kaynaktan alınması, süzülmesi, suya bitki besin elementlerinin karıştırılması, sulanacak alana iletilmesi, alan içerisinde dağıtılması ve bitki kök bölgesine kontrollü olarak verilmesi için gerekli yapı, makina, boru, alet ve araçlardan oluşur. Genellikle, sabit sistem biçimindedir. Sistem unsurları, sulama mevsimi boyunca aynı konumda kalırlar. Ancak, sulama mevsimi sonunda, bazı unsurlar araziden kaldırılır.
Tipik bir damla sulama sistemini oluşturan temel unsurlar, bitkiden su kaynağına doğru, sırasıyla, damlatıcılar, lateral boru hatları, manifold boru hatları, ana boru hattı, kontrol birimi ve pompa birimidir


Bahçe Sulama Sistemleri

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Otomatik Sulama

Doğru çim tohumu ve bitki seçimi, zemin etüdü ve uygun toprak yapısı gibi bitkisel uygulamanın temel unsurları dışında bir diğer önemli aşama bahçe sulama sistemleridir. Uygulamanın başarıya ulaşması doğru bakım ve önlemlere bağlıdır.

Optimum sulama veen az su sarfiyatı esasına dayanan bahçe sulama uygulamaları proöe aşaması, teknik ölçüm ve hesaplamalar yapan teknik kadromuz ile yerinde çözüm üretecek olan montaj ekibimiz gerek çim alan otomatik ve yarı otomatik sulama tesisatı,
gerekse damlama sulama uygulamalarında hizmetinizdedir.

Bilgisayar kontrollu sulama sistemleri

Yarı otomatik sulama sistemleri

Mikro sulama sistemleri

Futbol sahası vb. geniş alan sulama sistemleri

Malzeme temini

Teknik danışmanlık proje desteği

Montaj tesisat kurulum ve bakım desteği


TARLA SULAMA SİSTEMLERİ

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Sulama

Bu sistemler genellikle portatif pompa ve portatif boru hatlarından oluşur. İşletmede uygulanacak asıl yöntem yüzey sulama yöntemidir. Yağmurlama sulama yöntemi çimleme ve çıkış destekleyici sulama amacıyla kullanılmaktadır.Sulamada esas ilke tarla başına kadar getirilmiş suyun, en az kayıpla bütün tarlaya üniform bir şekilde yayılmasıdır.Sulama konusunda pek çok sistem vardır. Tabii bunlardan birinin yada birkaçının seçilmesi birçok faktöre bağlıdır.


Yağmurlama Sulama Sistemleri

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Sulama

Yağmurlama sulama yöntemi arazi üzerine belirli aralıklarla yerleştirilen yağmurlama başlıklarından basınç altında püskürtülerek atmosfere verilen sulama suyu arazi yüzeyine düşer ve infiltrasyon ile toprağa girerek kök bölgesinde depolanır. Bu uygulama biçimi doğal yağışa benzediğinden yönteme yağmurlama sulama yöntemi denir. Yöntemde sulama suyunun bir basınç altında püskürtülmesi söz konusu olduğundan bir pompa birimine ihtiyaç duyulur.

Yağmurlama sulama sisteminin unsurları

· Su kaynağı

· Pompa birimi

· Boru hatları

· Yağmurlama başlıkları

· Bağlantı elemanları


TARLA SULAMA

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Otomatik Sulama

Su sıkıntısının yaşandığı son yıllarda, tarımsal arazide çiftçilerin su kaynaklarını bilinçsizce kullandığı “Geleneksel Sulama” yöntemleri yerine “Damla ve Yağmurlama” yöntemlerini kullanmasının hem su tasarrufuna hem de ürün veriminin artmasına katkı sağlamaktadır.

Özellikle su kaynaklarının tarımda doğru kullanılması için arazi kullanım planlaması gerekmektedir.
Özellikle tarımsal alandaki sulamada doğru bir şekilde kullanılmaması enerji ve tarımsal üretimde önemli sapmalara neden olabilecektir. Önemli bir bölümü sıcak ve kurak olan bölgede suyun daha planlı kullanılması gerekmektedir. Böyle alanlarda suyun daha etkili kullanılması için tarımda basınçlı sulama yöntemleri önerilmektedir. Her bitki için farklı bir şekilde kullanılan basınçlı sulama metotları olan damlama ve yağmurlama sistemleriyle sulama yapılması halinde bitki, suyu ve gübreyi topraktan daha kolay bir şekilde alarak verimin artmasını sağlayacaktır
Bu sistemler genellikle portatif pompa ve portatif boru hatlarından oluşur. İşletmede uygulanacak asıl yöntem yüzey sulama yöntemidir. Yağmurlama sulama yöntemi çimleme ve çıkış destekleyici sulama amacıyla kullanılmaktadır.Sulamada esas ilke tarla başına kadar getirilmiş suyun, en az kayıpla bütün tarlaya üniform bir şekilde yayılmasıdır.Sulama konusunda pek çok sistem vardır. Tabii bunlardan birinin yada birkaçının seçilmesi birçok faktöre bağlıdır