Otomatik Sulama Sistemleri

Otomatik Sulama Sistemleri – Damlama Sulama Sistemleri

'Damlama Sulama' kategorisi icin arsiv

Damlama Sulama Planlama ve Boru Hesabı

Yazan: admin Tarih: Nis 6th, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

Damla sulama sistemi planlanmadan önce birtakım hazırlıklar yapılmalı ve nasıl bir planlama yapılabileceği hususunda fikir edinilmelidir. Bu amaçla şu noktalar dikkate alınmalıdır.

a. Arazinin Durumu: Damla sulama sistemi planlanmadan önce arazinin boyutları, eğimi, toprak yapısı gibi hususlar bilinmelidir. Arazi boyutları uygun ana boru ve damlatıcıların yerleştirilmesinde çok önemli bir kriterdir. Arazi eğilimine gelince, damla sulama sistemleri her ne kadar kapalı bir sistem olup basınçla çalışsalar da belirli eğimin üzerindeki arazilerde bazı önlemler alınmadan uygulanamazlar. Örneğin; eğim %10’un üzerinde ise arazinin üst kotu ile alt kotu arasında 1 atm’lik bir basınç farkı oluşur.%20 ise bu 2 atm.’e çıkar ve eğer arazi tek ana boru ile sulanıyorsa üst kısımda basınç 1 atm iken alt kısımda 3 atm olacağından buralardaki damlatıcılarda su damlama yerine basınçla fışkıracak ve damlama sistemi özelliğini kaybedecektir. Damlama sistemlerindeki basıncın 0,5–1,5 atm arasında olması gerektiği düşünüldüğünde tek ana boru ile %10’dan fazla eğimli arazilerde sistem kurulmamalıdır. Bu sorun ya yüksek basınç altında çalışan özel damlatma boruları aracı ile ya da basınç azaltıcı vanalar kullanmak sureti ile çözülebilir. Öte yandan eğimli arazilerde damlatma boruları kesinlikle eğime dik olarak yani eş yükselti eğrilerine paralel olarak yerleştirilmelidir. Böylece ilk damlatma başlığı ile son damlatma başlığı arasında basınçtan kaynaklanan debi farkı önlenmiş olur.

Sistemin yapılacağı arazinin toprak yapısının bilinmesi de çok önemlidir. Çünkü birim zamanda sabit debili bir damlatıcıdan alınan suyun bitki kök bölgesine ulaşma süresi tamamen toprak yapısına bağlıdır. Bu minimum sulama zamanın bilinmesi açısından önemli bir ölçüttür.

b. Dikilecek Bitki Türü: Damlama sulama sistemlerin planlanmasında dikilecek bitki türünün, bitki boyu ve taç iz düşüm alanın bilinmesi gerekir. Tamamen bu bilgiler ışığında kullanılacak boru miktarı, seçilecek damlatıcı aralığı, seçilecek damlatma hat uzunlukları belirlenebilir.

c. Dikim Aralık ve Mesafesi: Dikilecek bitkinin dikim aralık ve mesafesinin bilinmesi kullanılacak boru kalınlığı, damlatıcı aralığı ve hat uzunluğunun belirlenmesi ve toplam kullanılacak boru miktarının hesaplanmasında gereklidir.

d. Su Kaynağının Durumu ve Uzaklığı: Damla sulama sistemi kurulmadan önce kullanılacak suyun kuyu suyumu, açık kanal suyumu, yoksa durgun havuz veya gölet suyumu olduğu bilinmeli ve su kaynağının yeterli debide olduğundan emin olunmalıdır. Su kaynağının araziye göre konumu önemlidir. Eğer su kaynağı araziden daha aşağıda ise kullanılacak motor gücü daha fazla, yukarıda ise daha az olacaktır. Öte yandan su kaynağının araziye uzaklığı da kullanılacak ana taşıyıcı boru uzunluğunun hesaplanması açısından önemlidir.

e. Su Kalitesi: Damla sulamada kullanılacak su fazla tuzlu olmamalıdır. Tuzlu sular damla sulama sisteminde kullanılıyorlarsa bitki yakınlarında tuz birikimine neden olur ve arazide tuzlulaşma tehlikesi ortaya çıkar. Öte yandan fazla yosunlu, siltli sular çok iyi filtre edilmedikçe damla sulama sisteminde kullanılmamalıdır. Sulama amaçlı kullanılan sulamalarda az veya çok kireç bulunur ve zamanla damlatma deliklerini tıkayabilir. Bu nedenle sulama yapılırken suyun kireç içeriği oranında asit katılarak tıkanma önlenmelidir.

f. Kullanılacak Malzemelerin Teknik Özellikleri: Günümüzde en fazla nokta kaynaklı damlatıcılar kullanılarak damlatma boruları yapılmaktadır. Üretilen damlatıcıların sabit basınçta saatteki damlatma kapasiteleri bellidir ve satıcıdan öğrenilmelidir. Piyasada genellikle 2-4 litre/saatlik damlama kapasitesine sahip damlatma boruları bulunmaktadır. Hat uzunlukları ve damlatıcı sayıları belirlenirken boru çapı ve damlatıcıların damlatma kapasiteleri dikkate alınmalıdır. Ayrıca kullanılacak ana boru toprak yüzeyinde kalacaksa mutlaka UV ışınlarının zararlı etkilerinden etkilenmeyecek malzemelerden yapılmış olmalıdır.
Bunun yanında kullanılacak filtrelerinin filtrasyon kapasitesi ve ana boruları taşıyabileceği maksimum debide bilinmelidir.

g. Ekonomik Şartlar: Damla sulama sistemi ülkemiz gelir düzeyi dikkate alındığında dekara maliyeti oldukça yüksek bir sistemdir. Sistem kurulmadan önce maliyeti net olarak belirlenmeli ve daha sonra proje uygulanmaya konulmalıdır.


Damla Sulama Projeleri

Yazan: admin Tarih: Nis 4th, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

Damla sulama yönteminde temel ilke bitkide nem eksikliğinden kaynaklanan bir gerilim yaratmadan, her defasında az miktarda sulama suyunu basınçlı bir boru ve damlatıcılar yardımıyla sık aralıklarla yalnızca bitki köklerinin geliştiği ortama vermektir.

Damlama sulama sistemi projeleri, diğer yağmurlama sistemlerine göre farklı yapıdadır. Tipik bir damlama sulama sistemi şu ana üniteleri kapsar;

Su kaynağı

Pompa istasyonu

Ana kontrol merkezi

Su sağlama şebekesi

İkinci ana kontrol merkezi

Su dağıtım şebekesi (Ana ve ikinci borular)

Sulama boruları (Üzerlerine veya içine damlatıcılar monte edilmiş)

Bitkisel peyzaj alanlarında damlatıcı sistemlerin uygulanması, tüm alanda olduğu gibi yağmurlama sistemleri uygulaması için projelenmiş bir alanın gerekli bölümlerinde proje kapsamına alınabilir. Peyzaj alanlarında genellikle bu ikinci şık uygulanmaktadır.

proje alanının tümü damlama sulama sistemiyle sulanacaksa, yukarıda belirtilen ünitelerin damla sulama projede bir bütün olarak yer alması doğaldır.

Sulanacak alanın bazı parsellerinin damlama sulama ile tasarlanmış ise bu ünitelerin bir kısmı (su kaynağı, ana ve ikinci) borular her iki sistem için kullanılmış olacaktır. Her iki sistemde de su uygulamaları; boru şebekesi ve seçilmiş basınç yükseklikleri, belirli hızlarda boşaltım ve istenilen aralıkta yerleştirilmiş başlıklar aracılığı ile yapılır. Yalnız yerleştirme aralık ve uzaklığı, boşaltım hacmi, işletme basınç yüksekliği, su uygulama süresi ile sulama aralıkları farklılıklar gösterir.

Damlama sulama sistemleri projelendirilmesinde özel seçilmiş damlatıcı boşaltımı, yerleştirilmesi ve sulama aralığı kadar toprak yapısına ve bitkilere uyumlu olmasının önemi vardır. Aslında denemeler damlama sulama yağmurlama sistemlerinin bitkilere sağladığı yarar açısından daha etkili olduğunu göstermiştir.

Damlama Sulama projeleri Fiyatlandırılması yapılırken verilmesi gereken öncelikli bilgiler aşağıda verilmiştir ;

Sistemin kurulacağı alanın & arazinin & bahçenin ölçülendirilmiş vaziyet planı

Araziniz eğimli ise kotlar arasındaki farklar.

Kroki üzerinde bitkilerin çeşitlerinin ve yerlerinin belirtilmiş olması gerekmektedir.

Su kaynağınız hakkındaki bilgilerin verilmesi gerekmektedir.

Var ise pompanızın ve döşenmiş tesisatın giriş çıkış ölçüleri verilmelidir.


Damlama Sulama Sistemleri

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

DAMLA SULAMA YÖNTEMİ
Damla sulama yönteminde temel ilke, sık aralıkla ve her defasında az miktarda sulama suyu uygulamaktır. Yüksek toprak nemi düzeyinde sulamaya başlanır. Böylece, yetiştirilen bitkide, topraktaki nem eksikliğinden kaynaklanan bir gerilim yaratılmaz. Yalnızca, yeterli düzeyde bitki köklerinin gelişmesini sağlayacak ortama su verilir. Bu yöntemde genellikle, bitkinin günlük ya da birkaç günlük su gereksinimi karşılanır. Kaynaktan alman sulama suyu, bir kontrol biriminde, kum, sediment, yüzücü cisimler ve çok küçük parçacıklardan arındırılır. Gerektiğinde bitki besin elementleri sulama suyuna karıştırılır. Ayrıca, sistem debisi ve sistem basıncı denetlenir. Sulama suyu, basınçlı boru ağıyla bitki yakınma yerleştirilen damlatıcılara kadar iletilir. Düşük basınç altında ve düşük debide damlalar biçiminde toprak yüzeyine verilen su, buradan infıltrasyonla toprak içerisine girer, yerçekimi ve kapillar kuvvetlerin etkisi ile dağılır ve bitki kılcal köklerinin geliştiği toprak hacmi ıslatılır. Genellikle, bitki sıraları boyunca ıslak şerit elde edilir ve sıralar arasında ıslatılmayan kuru alan kalır. İyi bir tasarım ve uygulama ile derine sızma ya da yüzey akışı söz konusu olmaz. Böylece, mevcut su kaynağından etkin biçimde yararlanılır.

1.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN ÜSTÜNLÜKLERİ
Damla sulama yönteminin, diğer yüzey ve yağmurlama sulama yöntemlerine olan üstünlükleri aşağıdaki gibi sıralanabilir;
1) Damla sulama yönteminde, toprak yüzeyinden olan buharlaşma ve dolayısıyla bitki su tüketimi, tüm alanın ıslatıldığı sulama yöntemlerine oranla, genellikle daha düşük düzeydedir. Bunun nedeni, bitki sıraları arasında ıslatılmayan kuru alan kalması ve ıslatılan kesimin genellikle bitki tarafından gölgelenmesidir. Ayrıca, iyi bir tasarım ve işletmeyle sulanan alanın her tarafında eş sudağılımı sağlanır ve yüksek su uygulama randımanı elde edilir. Tüm bu etmenler, birim alan sulama suyu gereksiniminin düşük olmasına neden olur. Buna bağlı olarak, birim alan sistem debisi düşer ve özellikle kısıtlı su kaynağı koşullarında, daha geniş bir alan, bitki su gereksinimi tam karşılanacak biçimde, sulanabilir.

2) Damla sulama yönteminde, etkili bitki kök derinliğindeki kullanılabilir su tutma kapasitesinin daha az bir kısmı tüketildiğinde (genellikle % 30-40) sulamaya başlanır. Diğer bir anlatımla, kök bölgesinde yüksek toprak nemi varken sulama yapılır. Böylece bitki, topraktaki nem eksikliğinden kaynaklana bir gerilime girmez ve suyu fazla enerji harcamaksızın kolaylıkla alır. Bu da, daha iyi bir bitki gelişmesi sağlar ve genellikle daha yüksek miktar ve kalitede ürün elde edilir.
3) Damla sulama yönteminde, bitki besin elementleri sulama suyuna karıştırılarak verilir. Bu ise, bitkinin büyüme mevsimi boyunca gereksinim duyduğu makro ya da mikro besin elementlerinin istenen zaman ve miktarda uygulanması olanağım verir. Bu yolla, son derece etkin bir gübreleme yapılması sağlanır. Sonuçta, yine yüksek verim ve kalitede ürün elde edilir.
4) Damla sulama yönteminde, sulama suyu istenen zaman ve miktarda olmak üzere, İyi bir denetimle uygulanır. Sistemin işletilmesi son derece kolaydır ve sulama işçiliği masrafları en az düzeydedir.
5) Toprakta bulunan tuzlar, yerçekimi ve kapillar kuvvetlerin etkisi ile ıslatılan toprak hacminin çeperine doğru taşınır ve bitki kılcal köklerinin geliştiği ortam belirli oranda tuzdan arındırılır. Böylece, tuzlu toprak koşullarında, damla sulama yöntemi altında, toprak tuzluluğuna duyarlı bitkiler bile güvenle yetiştirilebilir.
6) Tuzlu sulama suyu koşullarında, her ne kadar toprak suyunda erimiş tuzların neden olduğu ozmotik basınç yüksek olsa da, büyüme mevsimi boyunca sürekli yüksek toprak nemi söz konusu olduğundan, suyun toprak taneleri tarafından tutulma gücü (matris tansiyonu) düşük düzeyde olur. Bu iki değerin toplamı olan toprak rutubet geriliminde bitki, suyu kökleri ile alabilir. Sonuçta, yüzey ve yağmurlama sulama yöntemlerinde uygulanamayacak kadar tuzlu olan sulama suyu, damla sulama yönteminde uygulanabilir.
7) Bitkilerin toprak üstü organları ıslatılmadığından bitki hastalıklarının yayılması önlenir, bunun yanında, yabancı ot gelişmesi ıslatılan alan ile sınırlı olduğundan, yabancı ot mücadelesi daha kolay yapılır.
8) Bitki sıraları arasındaki kuru alandan yararlanılarak, sulama sırasında bile, bazı tarım alet ve makinalart çalıştırılabilir ve ilaçlama, hasat, vb, tarımsal işlemler sürdürülebilir.
9) Yağmurlama sulama yönteminde olduğu gibi, damla sulama yöntemi de, yüzey sulama yöntemlerinin uygulanamadığı, yüksek eğimli, dalgalı, hafif bünyeli ya da yüzlek topraklarda güvenle uygulanabilir.
10) Yağmurlama sulama yöntemine oranla, damla sulama yönteminde, işletme basıncı daha düşük olduğu için, enerji masrafları daha az olur.
11) Damla sulama yönteminde, son derece düşük kapasiteli su kaynaklarından bile yararlanılabilir.
2.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN UYGULANMASINI KISITLAYAN ETMENLER VE ÇÖZÜM YOLLARI
Damla sulama yönteminin yukarıda sıralanan üstünlükleri yanında, uygulanmasını kısıtlayan bazı etmenler de söz konusudur. Bu etmenler ve bazılarına ilişkin çözüm yolları aşağıda sıralanmıştır.
1) Damlatıcıdaki su akış yolunun kesit alanı çok dar olduğu için, bu yöntemdeki en önemli sorun damlatıcıların tıkanmasıdır. Tıkanmaya, sulama suyu içerisinde bulunabilecek kum, sediment, yosun vb. cisimler ile kimyasal madde birikimi ve organik materyal oluşumu neden olmaktadır. Sorunun çözümü için, sulama suyu „ . sisteme verilmeden önce, kontrol biriminde bulunacak hidrosiklon (kum ayıracı), kum-çakıl filtre ve elek filtrede aşamalı olarak süzülür ve suyun içinde bulunabilecek tüm fiziksel maddelerden “. arındırılır. Damlatıcılardaki kimyasal madde birikimini ve organik materyal oluşumunu önlemek için, suyun olanaklar Ölçüsünde damlatıcı içindeki akış yolundan hızlı akışını sağlayacak basınçta sistemi çalıştırmak, ayrıca, sulama mevsimi boyunca birkaç kez, kontrol birimindeki gübre tankından yararlanarak, sisteme kireç çözücü seyreltik hidro-klorik ya da orto-fosforik asit vermek gerekir. Seyreltik asit uygulamasından sonra, lateral boru hatları sonundaki kör tapalar çıkarılarak, su bir süre dışarı akıtılır ve sistem yıkanır.
2) Damla yönteminde uygulanan sulama suyu, iyi kaliteli de olsa, bir miktar tuz içerir. Ayrıca, toprakta da tuz vardır. Yerçekimi ve kapilar kuvvetlerin etkisi ile su, ıslatılan toprak hacminin çeperine doğru hareket ettiğinden, bu tuzlar su ile birlikte ıslak hacmin çeperine
taşınır ve burada birikir. Bu yöresel tuz birikimi sorun yaratabileceğinden, kök bölgesinin altına yıkanması gerekebilir. Yıllık yağışın 300 mm’ nin üzerinde olduğu yörelerde, kış yağışları, söz konusu tuzları kök bölgesinin altına yıkadığından, genellikle sorun olmaz. Ancak, yıllık yağışın.düşük olduğu ya da tuzlu toprak ve düşük kaliteli sulama suyu koşullarında, toprakta biriken tuzlan yıkamak için, ek olarak, yıkama suyu vermek gerekebilir. Bu işlem çoğunlukla, işletmede bulundurulacak portatif bir yağmurlama sistemi ile sulama mevsimi dışında gerçekleştirilir.
3) Damla sulamada ilk tesis masrafları oldukça yüksektir. Bunun yanında, işletme basıncını sağlamak için pompa biriminin gerektiği koşullarda, sulama mevsimi boyunca sürekli enerji masrafları söz konusudur. Bu nedenle, tekniğine uygun olması koşuluyla, damla sulama sistemlerinin olanaklar ölçüsünde düşük maliyeti gerektirecek biçimde planlanması ve işletilmesi gerekir. Özellikle, sistemin planlanması, sistem unsurlarının boyutlandırılması ve işletme ilkelerinin ortaya konması işlemlerini, konuyu çok iyi bilen uzmanların yapması son derece önemlidir.

3.) DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN UYGULANACAĞI KOŞULLAR
Damla sulama yönteminin uygulanabileceği toprak, topografya, bitki ve su kaynağı özellikleri aşağıda açıklanmıştır.
3.1) Toprak ve topografya Özellikleri : Damla sulama yöntemi, kumlu topraklardan, killi topraklara kadar, her türlü toprak bünye sınıfında, taban suyu ya da geçirimsiz katmanın yakında olduğu yüzlek topraklarda, tuzlu topraklarda, bunların yanında, düşük ya da
yüksek eğimli arazide ve dalgalı topografyada uygulanabilir. Ancak, sulanacak arazinin topografık koşullarına uygun sistem tertibinin yapılması gerekir.
3.2) Bitki özellikleri : Damla sulama yöntemi genel olarak, hububat ile çayır ve mera bitkileri dışında, tüm tarla ve bahçe bitkilerinin
sulanmasında kullanılabilir. Ancak, yüksek sistem maliyeti nedeniyle, bazı tarla bitkilerinin damla yöntemiyle sulanması ekonomik olmayabilir. Yöntem özellikle, topraktaki nem eksikliğine duyarlı olan ve pazar değeri yüksek ürün elde edilen sebzeler, bağ, meyve ağaçları, örtü altında yetiştirilen bitkiler ve süs bitkileri için çok uygundur. Su kaynağının kısıtlı olduğu koşullarda, yüzey ya da yağmurlama yöntemlerine oranla, daha geniş alan sulanab i id iğinden, pamuk, mısır, patates gibi tarla bitkilerinin sulanmasında, damla yöntemi uygulanabilir.

3.3) Su kaynağı özellikleri : Damla sulama yönteminde, her türlü yer üstü ve yer altı su kaynaklarından, çok düşük kapasitede olsalar bile, yararlanılabilir. Önceki bölümlerde açıklandığı gibi, yüksek oranda tuz içeren düşük kaliteli sulama suyu, damla yönteminde kullanılabilir. Yalnız, yer üstü su kaynaklarından yararlanıldığında, suyun fazla miktarda sediment ve yüzücü cisim içermemesi ya da sediment havuzlarda çökeltildikten, yüzücü cisimler süzgeçlerle tutulduktan sonra kullanılması gerekmektedir.

4.) DAMLA SULAMA SİSTEMLERİ
Damla sulama sistemleri basınçlı olup, suyun kaynaktan alınması, süzülmesi, suya bitki besin elementlerinin karıştırılması, sulanacak alana iletilmesi, alan içerisinde dağıtılması ve bitki kök bölgesine kontrollü olarak verilmesi için gerekli yapı, makina, boru, alet ve araçlardan oluşur. Genellikle, sabit sistem biçimindedir. Sistem unsurları, sulama mevsimi boyunca aynı konumda kalırlar. Ancak, sulama mevsimi sonunda, bazı unsurlar araziden kaldırılır.
Tipik bir damla sulama sistemini oluşturan temel unsurlar, bitkiden su kaynağına doğru, sırasıyla, damlatıcılar, lateral boru hatları, manifold boru hatları, ana boru hattı, kontrol birimi ve pompa birimidir


Damla Sulama Nedir ?

Yazan: admin Tarih: Nis 3rd, 2010 | Kategori:: Damlama Sulama

Damla sulama suyun özel filtreler kullanılarak içindeki kum, kil,yosunvb. pisliklerden temizlendikten sonra tarla,bahçe ve seralardaki bitkilere su ve gübre vermek için fabrikalarda özel olarak üretilmiş damla sulama boruları kullanarak bitkilerin direkt kök bölgesine suyun ve gübrenin damlalar halinde azar azar ve sık sık verilmesi demektir.

DAMLA SULAMA NE ZAMAN GEREKLİDİR?

Damla sulama ilk olarak İsrail gibi suyu çok az olan yerlerde kullanılmaya başladığı için bir çok kişi tarafından sadece suyu az olan ve eğimli arazilerdeuygulanması gereken bir sistem olarak düşünüldü.

Fakat zamanla damla sulama yapan kişilerden görüldü ki diğer sulama sistemlerine göre (salma sulama, sifon usulü sulama ve yağmurlama sulama) daha az su kullanılmasına rağmen verim ve kalite artışı sağlandı.Kısa sürede Akdeniz bölgesindeki seralarda başlayan damla sulama Ege bölgesindeki seralarda,çilek alanlarında, meyve bahçelerinde, daha sonraları Marmara bölgesinde meyve bahçelerinde, İznik bölgesindeki sırık domates, zeytin bahçelerinde ve Çanakkale, Biga, Karacabey bölgesinde salçalık biber, sanayi domatesi ve sofralık domates alanlarına da girerek geniş alanlarda kullanılmaya başlandı.

Son 1-2 yıldırülkemizde artan kuraklık ve sıcaklar sonucu verim düşüşleri olmuştur. Fakat damla sulama yapan kişilerin aldıkları verim ve kalitede bir azalma olmamıştır. Damla sulama yapanlar son yıllarda iyice fiyatları düşen tarım ürünlerinden verim fazlalığı ve kalite sebebiyleiyi para kazanınca damla sulamaya talep daha da artmıştır.

DAMLA SULAMANIN AVANTAJLARI NELERDİR?

*Damla sulama ile daha az su ile daha çok alan randımanlı olarak sulanır.

*Meğilli arazilerde erezyona sebebiyetvermeden sulama yapılabilir.

*Bütün arazi sulanmadığı için bitkilerin ve ağaçların aralarında ot çıkışı olmadığı için otlarla yapılan ilaçlı ve mekanik mücadele maliyeti azalır.

*Her yer sulanmadığı için her sulamadan sonra kaymak tabakasını kırmak ve toprağı havalandırmak için toprak işlemesi olayları neredeyse ortadan kalktığı için işçilik ve mazot tasarrufu sağlanır.

*Diğer sulama sistemlerinde bir sezondagübreler en fazla 3-4 defadaverildiği için her defasında fazla miktarda gübre toprağa karıştırılır veya serpilir.Gübrelerin birçoğu bitkiler tarafından alınamadan sulama suyu ile derinlere doğru yıkanır bir kısmı da aralarda çıkan yabancı otlar tarafından alınır.Ayrıca topraklarımızın pH’ı genelde yüksek çıktığı için verilen gübrelerin bir kısmı da toprak kolloidleri tarafından tutulur ve bitkiler tarafından rahatça kullanılamazlar. Damla sulamada ise her sulamada veya iki sulamada bir gübre verildiği için azar azar gübre verilir.Verilen gübreler tüm tarlaya değil de bitki kök bölgesine verildiği için daha az gübre verilir.Kullanılan fosforik, Nitrik ve Sülfürük asit gibi gübrelerle toprağın pH’ını düşürerek genelde topraklarımızda bulunan fakat pH sebebiyle alınamayan Demir,Bakır,Çinko vb. gibi Mikro elementlerin alınımı sağlanır ki bunlarda bitkilerin gelişmesine doping etkisi yapar.

*Sık sık azar azar su verdiğimiz için toprakta SU — HAVA — GÜBRE dengesini kolayca ayarlarız.Topraktaki su durumunu tarla kapasitesinde tutarak fazla su, az su, aşırı gübre vs. gibi streslerden bitkilerimizi koruruz.

*Arazimizdeki tüm bitkilere eşit su ve gübre verdiğimiz için tüm bitkiler eşit büyüklükte olur.Düzenli sulama ve gübreleme sebebiyle daha erken ürüne yatar ve hasadı daha erken yapabiliriz.

Standart sulama sistemlerinde kullanılan gübrelere ilave olarak Mono Amonyum Fosfat (MAP), Mono Potasyum Fosfat (MKP), Potasyum Nitrat, %33’lük Amonyum Nitrat, Fosforik asit, Nitrik asit vb. gübreler kullanarak meyveve sebzelerde kuraklık , aşırı sıcak sonucu olan çiçek ve meyve dökümleri azaltılarak verim artışı sağlarız.Hasat dönemine doğru ise Potasyum ağırlıklı gübreler kullanarak meyvelerin kalitesirenk, sertlik , şeker oranı arttırılarak albenisi yüksek bir örnek meyve ve sebzeler elde edilir ki halde veya pazarda yüksek fiyata satış yapılabilir.

Günümüzde aşırı miktarda artan gübre, mazot, işçilik gibi girdi maliyetlerine karşı üretici olarak yapacabileceklerimizden birisi birim alandan aldığımız ürünü %20 –50 arttırarak ihracaat kalitesinde bir örnek ürün elde edip karlılığımızı arttırmaktır.

DAMLA SULAMANIN DEZAVANTAJLARI NELERDİR?

*En önemli dezavantajı sistem kuruluş maliyetinin yüksek olmasıdır. Fakat yapılan ürüne göre sistem kendini 1-3 yıl içinde amorti eder.

*İkinci dezavantajı kalitesiz su, kalitesiz filtreler ve kalitesiz eski teknoloji damla sulama boruları kullanılarak zamanla damlatıcıların tıkanma riskidir.

Firmamızın tavsiyesi damla sulama yaptırmadan önce su analizi yaptırılmalı suyun pH, EC, Kireç oranları öğrenilmelidir.Damla sulama yapan ciddi bir firmaya analiz sonuçları gösterilip beraberce karar verilmelidir.Suyumuz uygun ise yapılacak ikinciönemli konu kaliteli bir filtrasyon ve gübreleme sistemini paraya acımadan satın almaktır.

Su

Damla sulama yönteminde daha sık aralıklarla sulama yapılabildiğinden su ve toprak arasındaki gerilme (tansiyon,diğer sulama yöntemlerine göre (salma sulama ve yağmurlama,mini yağmurlama) çok daha düşük olmaktadır. Bitki kök bölgesinde sürekli düşük tansiyonda bir rutubet ortamı sağlandığından bitki suyu fazla enerji harcamadan alabilmektedir. Bitkinin bu tip sulama yöntemine tepkisi olumlu yönde olmaktadır. Bu da verim artışını etkileyen temel etmenlerden birisidir.

Besin Maddesi

Damla sulama yöntemiyle bitkilerin ihtiyacı olan bitki besin maddeleri(gübre) sulama suyu ile taşınarak toprağa verilebilmektedir. Böylelikle bitki gübreden en üst düzeyde yararlanır ve gübre tasarrufu sağlanır.

PH’ ı yüksek topraklarda görülen Demir gibi mikro besin maddeleri damla sulama ile asitli formdaki gübreler verilerek alınamaz formdaki mikro elementler alınabilir forma çevrilebilir.(Bu özellikle meyve ağaçlarında sıkça rastlanan bir durumdur.)

Hava

Yağmurlama ve karık sulama yönteminde toprak suya tam doymuş hale gelirken damla sulama yönteminde küçük bir toprak hacmi ıslatılır ve sadece bu hacim neme doygun hale getirilir. Bu sayede, bitkiler için daha fazla havanın toprak içinde bulunması sağlanmış olur. Bu sistem aynı zamanda CO’2’nin bitki kök bölgesinden atmosfere emilişini kolaylaştırmaktadır.

Yaprakların Islatılması

Damla sulama yönteminde bitkilerin toprak üstü organlarının dolayısıyla yaprakların ıslatılmaması nedeniyle bazı bitki hastalık ve zararlılarının gelişmesi ve önceden uygulanan pestisitlerin yıkanması engellenmiş olur. Böylelikle,daha az kimyasal madde kullanımı,verimde artış,kalite artışı ve hasat sezonunun uzaması gerçekleşir.

Diğer Agro-Teknik Uygulamalar İle Entegrasyon

Yoğun tarımda :sulama,ilaç uygulaması,yabancı otlar ile mücadele, toprak işleme ve hasat ile tüm bu işlemlerin en uygun zamanda gerçekleştirilmesi önemlidir. Toprağın çok nemli olması nedeniyle kimyasal maddelerin uygulanılmasındaki gecikmeler,toprak işlemenin yapılamaması ,sulamanın gecikmesi verimde kayıplara neden olur. Damla sulama uygulaması ile bu tipteki tarımsal işlemler çok daha kolay olmakla birlikte bazı zamanlarda tüm bu işlemler eş zamanlı olarak da yürütülebilmektedir ( Damla sulama yaparken aynı zamanda ilaçlama yapabiliriz Arazinin tava gelmesini beklemeyiz.)

Yabancı Otlar

Damla sulama yönteminde toprağın sadece bir bölümüne su verildiği için yabancı ot gelişiminde ve populasyonunda zamanla düşüş olacaktır. Verilen gübreler otlar tarafından değil bitkilerimiz tarafından alınacaktır. Yabancı otlar azaldığı için toprak işlemelerimiz azalacak ve maliyetimiz düşecektir.

Buharlaşma ( Evaparayon) Kayıplarında Azalma

Damla sulama yönteminde toprak yüzeyinin tamamen ıslatılmaması ,yapraklara su uygulanmaması nedeniyle toprağın ıslatılan yüzeyi genellikle taç örtüsü ile gölgelendiğinden buharlaşma kayıpları minimum düzeydedir. Bu nedenle bitkinin su tüketimi, dolayısıyla sulama suyu ihtiyacı azalmaktadır.

Tarla Çevresinde Meydana Gelecek Su Kayıplarının Önlenmesi :

Damla sulama yönteminde bitkinin gelişme ve yetişme bölgesi sulama işlemine tabi tutulur. Yağmurlama sulama yönteminin olumsuz yönlerinden olan tarla civarındaki yollar ve komşu tarlaların sulanması bu yöntemde söz konusu olmadığından sulama suyundan tasarruf sağlanır. Bunun dışında düzensiz şekildeki tarlalar ile taşlı ve engebeli arazilerde de sulamanın yapılaması mümkündür.

Rüzgar

Damla sulama yöntemi rüzgardan etkilenmediğinden hemen hemen günün her saatinde sulama yapılabilir.

Su Uygulama Oranı (Debi )

Genellikle uygulama oranı (debi) çok düşük olduğundan ,bu miktar,su alma (infiltrasyon) hızına göre ayarlanabilir,böylelikle yüzey akışı dolayısıyla erezyon da önlenmiş olur.

Eşsu Dağılımı

Su uygulama randımanı diğer sulama yöntemlerine göre daha yüksektir. Bu nedenle su ve gübre eş bir dağılımla bitkiye ulaştırılır.

Çalışma (İşletme ) Basıncı

Basınç değeri, su uygulamasısın yapıldığı ilk noktada genellikle yağmurlama sulama yöntemine göre çok düşük olamamasına karşın laterallerde genellikle 1-2 kg/cm2 arasındadır. Bu da daha ince kesitli ve ucuz boruların kullanımını mümkün kılmaktadır.

Su Kalitesi

Düşük su kalitesi (atık su ve tuzlu su) kullanımı,damla sulama sistemleri için söz konusu olmaktadır. Bu tipte sular yağmurlama sulama sistemlerinde kullanılmamasına karşın damla sulama sistemlerinde kullanılabilir. Öylesine tuz içeren sular vardır ki damla sulama uygulaması ile çok iyi verim değerleri elde edilebilmektedir.

DAMLA SULAMA YÖNTEMİNİN DEZAVANTAJLARI

Tıkanma

Damla sulama yönteminde en önemli sorun damlatıcıların tıkanmasıdır. Tıkanmaya ,fiziksel (kum,mil vb.)ve kimyasal maddeler ile boru vedamlatıcı içindeki organik gelişim(algi) neden olmaktadır Bu nedenle etkili bir filtrasyon işlemi ,sistemin başarısı için oldukça önemlidir.

Ayrıca suya karıştırılan asitligübrelerle suyun PH dengesi düsürülerek tıkanmaların önüne geçilirken diğer yandan damlatıcıların civarındaki toprağın da PH ‘ı düşer ki bu bize yüksek PH ‘dan dolayı alınamayan formada bulunan Demir,Manganez,Bor,bakır ve çinko gibi mikro elementler PH 6.5 civarında alınmaya başlarlar bizde böylece yapraktan ve topraktan bu türde gübrelelerisatın almak ve uygulama masrafından kurtuluruz.

Dayanım: Boruların dayanımı, malzemenin et kalınlığı ve materyalin düzgün kullanılıp kullanılmaması ileyakından ilgilidir.

Zarar : Toprak üzerindeki lateraller ,insanlar tarımsal işlemler,kuş ve hayvanlar tarafından zarar görebilir. Fakat delinen veya kesilen damla sulama borularını birbirine eklemek ve tamir etmek için parçalar her zaman ve uygun fiyatla temin edilebilir.