Türkiyede Tarım ve Sulama
Tarımda sulama, bitkinin ihtiyaç duyduğu ve yağışlarla karşılanamayan suyun toprakta bitkinin kök bölgesine gereken miktar ve zamanda verilmesidir. Ülkemizin bir çok bölgesi kurak ve yarı kurak iklim kuşağında
yer almakta, bu kurak tarım alanlarında bitkilerin yetişme döneminde doğal yağışların yetersiz olması durumunda yüksek verim ve kalite için en uygun yöntemle
tarımsal sulama yapılması gerekmektedir
Ülkemizde ise su sıkıntısı nedeniyle tarımda sulama sistemi değişmektedir. Küresel ısınma, kuraklık ve bilinçsiz su kullanımının yer altı sularının her yıl önemli ölçüde azalmasına neden olmaktadır. Mevcut karık ve tava sulama sistemleri yerine yağmurlama ve damla sulama sistemlerine geçilmektedir.
Bilinçsiz sulama yapılması (zamanından önce veya sonra sulama yapılması ya da gerekenden daha fazla veya daha az sulama suyu verilmesi) nedeniyle ülkemizde binlerce dekar arazi tarım yapılamaz hale gelmiştir. Çiftçilerin bilinçsiz sulama yapması ile bir yandan aşırı su verilerek toprak erozyonu, taban suyu yükselmesi tuzlanma veya çoraklaşma gibi çevresel sorunlara neden olunurken ve doğal kaynakların sürdürülebilirliği tehlikeye girerken, diğer yandan sulamanın gecikmesiyle bitkide stres oluşturulmakta, gereksiz verim ve gelir kayıpları ile karşılaşılmaktadır. Bu sorunların önlenebilmesi için sulama ile ilgili resmi ve özel kurumların ve sivil toplum örgütlerinin birlikte çalışması ve sulama birliği elemanlarının bu konularda bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Sulama, tarımsal üretimin ve sulamanın genel prensipleri bilerek yapılmalıdır.
Tarımsal sulamada en çok yüzey sulama, yağmurlama sulama ve mikro sulama yöntemleri kullanılmaktadır.
Bitki türü ve ürünün pazar değeri de sulama yöntemi seçimini belirleyen
faktörlerden birisidir.
Bazı bitkiler için bütün sulama yöntemleri uygun iken, bazı bitkiler için ise uygun
olmayabilir. Genel olarak sıraya ekilen bitkiler (mısır, ayçiçeği, pamuk, soya
fasulyesi gibi) karık, sık yetiştirilen bitkiler (arpa, buğday gibi tahıllar, çayır- mer’a ve yem bitkileri) tava ve/veya uzun tava yöntemleri ile sulanır. Ancak, yağmurlama sulama yöntemi de yukarıda belirtilen koşullar göz önüne alındığında uygulanabilir.
Örneğin sıra bitkilerinden mısır ve ayçiçeği gibi bitkilerin boyu yüksek olduğundan,yağmurlama ile sulandığında laterallerin değiştirilmesi çok güç olmaktadır.
Bu nedenle zorunluluk yoksa karık sulama bu yönü itibarıyla daha uygun olmaktadır. Ancak, yağmurlama sulama ile sulanması gerekiyorsa yüksek basınçla çalışan ıslatma genişliği fazla olan tek başlıklı yağmurlama sistemleri kullanılabilir.
Topraktaki su eksikliğine duyarlı olan bitkilerden sebzeler,
sık dikim aralıklarına sahip meyve ağaçları, örtü altı sebzelerin damla sulama
yöntemi ile, geniş dikim aralıklarına sahip meyve bahçelerinin ise ağaç altı mikro
sulama (mini yağmurlama ve damla sulama) yöntemi ile sulanması daha uygundur.
Yağmurlama sulama, bazı bitkilerde yaprakların ıslanmasıyla hastalık
ve tuzlu suların yapraklara zararlı, sıcak bölgelerde ise gündüz sulamalarında
bitki yapraklarına güneş ışınlarının mercek etkisi nedeniyle zarar verme ve buharlaşma kayıplarının çok yüksek olması nedeniyle sakıncalar yaratabilmektedir.
Ayrıca kök boğazının ıslanmasından kaynaklanan hastalıklara
karşı tava ya da uzun tava sulama yöntemi tercih edilmemelidir
Damla sulama yöntemi diğer sulama yöntemlerine oranla daha fazla su tasarrufu ile birlikte daha yüksek verim ve kalite sağlayan, toprak ve su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilirliğini sağlayan, gübrenin sulama suyu ile birlikte uygulanmasına imkan veren, daha az enerji kullanan, diğer yöntemlerin uygulanamayacağı koşullarda başarıyla uygulanabilen, üretimde kalite ve standartlara en üst düzeyde uyum sağlayan, daha az işçilik ve tarımsal mücadele masrafı gerektiren, işletilmesi ve kontrolü çok kolay ve otomasyona çok uygun olan ve teknolojiyi en üst düzeyde kullanan bir yöntemdir.
Yorum Yapin